Çalışanların elde tutulmasını artırmak: İşyerinde dil öğrenmenin faydaları

Claire Chettiar
İş arkadaÅŸları dizüstü bilgisayarlarıyla bir masada oturdular, gülümsediler ve birbirleriyle konuÅŸtular

Büyük İstifa döneminde, birinin şirketinde kalmayı seçip seçmediğini veya yeni bir işverenden gelen bir iş teklifini kabul etmeye karar verip vermediğini etkileyen birçok faktör vardır.

Adil ücret bu konuda sabit kalırken, iş arkadaşları tarafından dahil edildiğini, değer verildiğini ve önemsendiğini hissetmek, kalma veya gitme kararında önemli bir rol oynar.

Ìý

İşyerinde dil öğrenmenin gücü
Gizlilik ve çerezler

İçeriÄŸi izleyerek, ÃÛÌÒapp'ın bir yıl boyunca pazarlama ve analiz amacıyla izleyici verilerinizi paylaÅŸabileceÄŸini ve bunu çerezlerinizi silerek geri alabileceÄŸinizi onaylamış olursunuz.Ìý

Ìý

Uluslararası danışmanlık firması PwC, Ìý(2022), çalışan devir hızı için ilk beÅŸ belirleyiciyi ÅŸu ÅŸekilde belirledi:

  • İşlerini tatmin edici bulmamak
  • İş yerinde gerçek benliÄŸi olamamak
  • Finansal olarak adil bir ÅŸekilde ödüllendirilmemek
  • Onları önemseyen bir ekibe sahip olmamak
  • Yöneticileri tarafından dinlenmemek.

Buradan iletişim, empati ve dinleme becerilerinin çalışanların hem çekilmesinde hem de elde tutulmasında kritik öneme sahip olduğu açıktır.

Kuruluşlarındaki her seviyedeki çalışanlar için dil öğrenimini benimsemek de dahil olmak üzere, şirketlerin bu noktaları ele almasının birçok yolu vardır.

Dil öğrenimi gelişimi, her biri PwC'nin belirlediği ve çalışanların aradığı önemli noktalara değinen üç temel alan üzerinde etkili olabilir.

Etkili iletiÅŸim

Dil engeller, ekip üyeleri arasında etkili iletişimi ve işbirliğini engelleyebilir. Kuruluşlar, dil öğrenme programlarına yatırım yaparak bu boşlukları doldurabilir ve fikir paylaşımını, bilgi alışverişini ve daha güçlü ilişkiler kurmayı kolaylaştırabilir.

Tüm bakış açılarını anlamak için dinleme becerileri

En önemli dil becerilerinden biri dinlemedir. Şirketinizin dilinde anadili olsanız bile, bunu doğru yapmak için genellikle öğrenecek ve pratik yapacak çok şey vardır, ancak yöneticileri tarafından duyulmak ve ekipleri tarafından anlaşılmak isteyen çalışanlar üzerinde en önemli etkilerden birine sahiptir.

Kültürel farkındalık

Çalışanlar yeni diller öğrendikçe, farklı kültürler hakkında ilk elden deneyim kazanırlar, klişeleri yıkar ve yanlış anlamaları ortadan kaldırırlar. Farklı dillere ve kültürlere bu şekilde maruz kalmak, bireyleri meslektaşlarını kültürel geçmişlerinin ötesinde görmeye teşvik ederek açık, kapsayıcı ve önyargısız bir ortamı teşvik eder.

Toplu olarak, güçlü dil becerileri, tüm çalışanların iş yerinde gerçek benliklerini ifade etmelerine olanak tanırken, kapsayıcı bir ortamda saygı duyulmasına ve dinlenmesine olanak tanır.

Bu, ekiplerin teslim etmeleri gereken konularda daha bağlantılı ve etkili olduğu bir kültür yaratmakla kalmaz, aynı zamanda çalışanların kendilerini değerli hissettikleri ve kalmak istedikleri bir ortamı teşvik eder.

Çalışanların gelişim planlarının bir parçası olarak, resmi kurslar veya gayri resmi kendi hızınızda öğrenme yoluyla dil becerilerini geliştirme fırsatları oluşturmak, yalnızca bireye değil, bir bütün olarak kuruluşa önemli bir değer katacaktır.

ÃÛÌÒapp'dan daha fazla blog

  • Business people stood together around a laptop in a office

    Learning English and employability

    By Tas Viglatzis
    Okuma zamanı: 4 minutes

    English not only opens up career opportunities beyond national borders; it is a key requirement for many jobs. It’s also no longer a case of just learning English for employability, but mastering English for business – and that means an on-going commitment to learn.

    My experience is consistent with this trend. If I had to estimate the value that being fluent in English has had on my career, I'd say it was my entire life’s earnings. Learning English has offered me educational options beyond the borders of my own country and enabled me to develop the skills to work for global companies that operate across national boundaries. I have been privileged to work in different countries in roles that have spanned functions, geographies and markets – and my ability to learn and evolve my English skills has been an underlying factor throughout.